Tarih: 08.04.2024 23:30

Aydın Doğan Vakfı’ndan depremzede öğrencilere yönelik psikolojik destek programı

Facebook Twitter Linked-in

 

Aydın Doğan Vakfı’nın depremzede bursiyerlerine uygulanan ve dünyada önde gelen psikoterapi yaklaşımlarından biri olan EMDR Psikolojik Destek Programı sayesinde, bir yıl içinde travmanın etkilerini, depresyonu, 
kaygı ve korkuyu, öfke duygularını ve olayın olumsuz etkilerini yeniden yaşama durumlarını azaltmada önemli ilerleme sağlandı.

 

Kahramanmaraş depremi sonrasında ‘Eğitime Devam’ seferberliği başlatan Aydın Doğan Vakfı, 11 ilde öğrenimine devam etmek için desteğe ihtiyaç duyan 1.000 kız öğrenciye burs verirken, yaşanan depremin travmatik etkilerini azaltmaya yönelik psikolojik destek çalışmaları da gerçekleştirdi. Dünya Sağlık Örgütü tarafından ilk sırada önerilen psikoterapi yaklaşımlarından biri olan EMDR Psikolojik Destek Programı ile depremzede öğrencilerin, depremin olumsuz etkilerinden kurtulmalarını sağlamak ve olumsuz psikolojik etkilerini azaltmak amaçlandı.

 

Depremin birinci yıldönümünde, EMDR Psikolojik Destek Programının bursiyer öğrencilerin travma sonrası stres semptomları düzeylerini düşürmedeki etkilerini ölçmek üzere bir araştırma yapıldı. Gönderilen ankete cevap veren 500’e yakın öğrencinin ön test ve son test sonuçları karşılaştırmalı olarak analiz edildi ve değerlendirildi. 

 

Yaş ortalaması 18,43 olan ve ağırlıklı olarak (%43,1) Hatay’da yaşayan, yüzde 50,9’u ise deprem sonrası göç eden kız öğrencilerin yüzde 98,6’sı, ön test aşamasında psikolojik durumunun ‘hiç iyi olmadığını’ dile getirmişti. Çeşitli ölçeklerde yapılan değerlendirme sonucunda test öncesi ve sonrası puanlarına bakıldığında psikolojik durumlarında iyileşmenin gerçekleştiği görüldü. 

 

EMDR Psikolojik Destek Programına katılan öğrencilerin, programa katılmayan öğrencilere göre, travmatik stres tepkilerinin azaldığı, olumsuz olaylardan etkilenme düzeylerinin düştüğü ve problemlerle baş etme becerilerinin arttığı anlaşıldı.

 

Nicel bulgular, EMDR Psikolojik Destek Programına katılmanın; bursiyerlerin depresyon ve travmanın etkilerini azaltmada, kaygı, korku ve öfke duyguları ile baş etme becerilerini geliştirmede ve olayın olumsuz etkileri olan yeniden yaşama, kaçınma, aşırı uyarılma durumlarını azaltmada da etkili olduğunu gösterdi.

 

 

 

Mevcut çalışma, öğrencilerde Psikososyal Destek Çalışmasının ve Travma Sonrası Stres Bozukluğu tedavisindeki etkililiğine yönelik genel bir çerçeve ortaya koydu.

 

EMDR Psikolojik Destek Programı ile bursiyerlerin yaşadıkları travmatik deneyimlerin olumsuz etkilerine en erken ve etkin şekilde müdahale etmek; gelecekte daha mutlu ve sağlıklı bireyler olarak yaşam sürmelerine katkı sağladığı gibi, toplum ruh sağlığı açısından da koruyucu olması nedeniyle büyük önem taşıyor.

 

Aydın Doğan Vakfı depremzede öğrencilerin yanında

Aydın Doğan Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, “Kahramanmaraş depreminin yaralarını sarmak için Vakıf olarak çeşitli ayni ve maddi desteklerin yanı sıra depremzede kadın ve çocukları psikolojik açıdan desteklemek, güvenli alanlar yaratabilmek için projeler geliştirdik, çalışmalar yaptık. 7 Şubat itibarıyla 11 ilde toplam 1.000 kız öğrenciye ‘Eğitime Devam’ bursu verme kararı aldık ve hızlıca harekete geçtik. Ayrıca bu öğrenciler için, yaşanan depremin travmatik etkilerini azaltmaya yönelik psikolojik destek çalışmaları yaptık. Bu kapsamda düzenlenen 6 psikoeğitim çalışması ile toplamda 520 bursiyere ulaşıldı. Toplamda 1.738 psikolojik destek çalışması bursiyerlerimize uygulandı. Depremin birinci yıldönümünde, gelecekteki çalışmalarımıza da ışık tutması amacıyla bu projenin ilk sonuçlarını görmek amacıyla bir araştırma yaptık. Sonuçlar, EMDR Psikolojik Destek Programı’nın psikolojik olumsuzlukları azaltmakta etkili olduğu gösterdi. Böylece doğru yolda ilerlediğimiz teyit edilmiş oldu. Aydın Doğan Vakfı olarak, her zaman bursiyerlerimizin ve depremzede vatandaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz” dedi. 

 

Psikolojik destek çalışmaları devam etmeli

Ön test incelendiğinde çocuklukta yaşanan travmalar ne kadar fazlaysa daha büyük yaşlarda karşılaştıkları olaylardan etkilenme düzeyleri de o kadar yüksek bulundu. Çocukluk döneminin, yaşam boyu sağlık veya hastalığın belirleyicisi olduğu düşünüldüğünde, sağlıklı toplum hedefi için eğitim politikalarının ailelerin eğitilip geliştirilmesi ve erken çocukluk dönemi eğitimlerinin maksimum düzeyde faydalanılmasını destekleyecek politikalar geliştirilmesi ruh sağlığı için önem taşıyor. Bütünsel sağlık açısından bakıldığında bireylerin iyileştirilmesi için yapılan yardımların ve deprem nedeniyle yaşanan maddi ve manevi kayıpların azalması için, aile ve erken çocukluk eğitimleri ve psikolojik destek çalışmalarının artırılması gerekiyor.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —