Tarih: 22.06.2024 14:22

Eleştiriye tahammülsüzlük kişinin gelişimini engelliyor!

Facebook Twitter Linked-in

Savunma psikolojisi düşük özsaygı ile ilişkili!

 

İnsanların eleştirilere veya önerilere savunma psikolojisiyle tepki göstermelerinin altında, kişinin benliği ve özsaygısıyla ilgili sorunlar olabileceğini belirten uzmanlar, bu durumun olumlu veya olumsuz eleştirilere savunma psikolojisiyle tepki vermelerine neden olduğunu söylüyor.

Savunma psikolojisinin bireylerin, geçmişinde yaşadığı deneyimlere dayandığının altını çizen Uzman Klinik Psikolog Uluğ Çağrı Beyaz, “Kişi kendini değersiz veya yetersiz hissediyorsa, eleştiriler kendisini daha kötü hissetmesine neden olur.” dedi. Gelen eleştirinin nedenini anlamanın önemli olduğuna değinen Uzman Klinik Psikolog Uluğ Çağrı Beyaz, savunma psikolojisinin uzun vadede kişinin, kişisel ve mesleki gelişimini engelleyebileceğine, ilişkilerini olumsuz etkileyebileceğine ve genel yaşam kalitesini düşürebileceğine dair sonuçları olacağı yönünde görüşlerini paylaştı.

Üsküdar Üniversitesi NP Etiler Tıp Merkezi Uzman Klinik Psikolog Uluğ Çağrı Beyaz, eleştirilere veya önerilere kapalı kişilerin sıklıkla başvurduğu savunma psikolojisinin nedenlerini değerlendirdi.

Baskı ve stres savunma psikolojisini tetikleyebiliyor

İnsanların eleştirilere veya önerilere savunma psikolojisiyle tepki göstermelerinin altında kişinin benliği ve özsaygısıyla ilgili sorunlar olabileceğini belirten Uzman Klinik Psikolog Uluğ Çağrı Beyaz, “Eleştiri ve yorumlar kişinin kendisini değersiz ve yetersiz hissetmesine etki edebilir ve bununla birlikte savunma mekanizmalarını harekete geçirebilir. Savunma psikolojisi ise bireylerin, geçmişinde yaşadığı deneyimlere dayanır. Olumsuz deneyimler ve travmatik yaşantılar kişinin çeşitli etkilerle inşa ettiği kimlik duygusuna da yön verebilme gücüne sahip olduğu için bireylerin eleştirilere karşı daha savunmacı bir tutum içinde olmasına neden olabilir. Kişi, kendini belli bir şekilde tanımlıyorsa ya da kimliğini tanımlayan; müspet veya menfi olabilecek özellikleriyle güçlü bir şekilde bağ kuruyorsa, eleştiriler bu kimlik duygusunu tehdit edebilir ve savunma mekanizmalarını tetikleyebilir.” dedi.

Ayrıca bu durumlardan bağımsız olarak duygusal zorluklar veya stresin de savunma psikolojisine zemin hazırlayabileceğini ifade eden Uzman Klinik Psikolog Uluğ Çağrı Beyaz, baskı ve stres altında olan bir kişinin, eleştirilere de, önerilere de daha mesafeli ve daha savunma psikolojisi ile tepki verebileceğini ifade etti.

Özsaygı veya benlik algısı, eleştirilere verilen tepkiyi etkileyebilir 

Bireylerin kendileri hakkındaki değerlendirmelerinin inançları, özsaygıları ve benlik algılarıyla doğrudan ilişkili olduğunu dile getiren Uzman Klinik Psikolog Uluğ Çağrı Beyaz sözlerini şöyle sürdürdü:

“Savunma mekanizmaları ise, dışarıdaki gerçeklikler içinde olumsuz olabilecek olaylar veya durumlardan korunmak/kaçınmak için bireylerin geliştirdikleri emosyonel tepkilerin tümüdür. Olumlu veya olumsuz eleştirilere savunma psikolojisiyle tepki veren kişilerin özsaygısı veya benlik algısıyla oldukça derin bir bağ olduğunu söyleyebiliriz. Kişinin kendisini değerli, kabul görmüş ve yetenekleri olan birisi olarak algılaması, olumlu bir benlik algısı ile mümkündür. Böyle bir durumda, bu algıya sahip bir kişi olumlu eleştirilere açık olabilir çünkü bu kişinin kendisini geliştirmesine olanak tanıyabilecek bir gelişim süreci olarak görülüp, algılanır. Fakat olumsuz bir benlik algısı veya düşük özsaygı durumunda ise kişi somut verilere bakmaksızın kendini değersiz veya yetersiz birisi olarak niteleyebilir. Böyle bir durumda ise haliyle kişi eleştirilere savunmacı bir tepki verebilir çünkü eleştiriler, kendisini daha kötü hissetmesine veya zayıf olduğuna inandığı özsaygı ve benliğine yönelik adete bir kanıt anlamı taşır. Dolayısıyla, kişinin özsaygısı veya benlik algısı, eleştirilere verdiği tepkileri büyük ölçüde etkileyebilir.”

“Eleştirilerin, kendimizi geliştireceğimiz yanlarına odaklanmalıyız”

Eleştirilere sağlıklı bir şekilde nasıl yanıt verilebileceğine de değinen Uzman Klinik Psikolog Uluğ Çağrı Beyaz, “Evvela yapılabilecek ilk ve en önemli şey, gelen eleştirinin nedenini anlamak ve bu eleştirinin bizim için ne anlam ifade ettiğini objektif bir şekilde değerlendirmeye gayret göstermektir. Her ne kadar yıkıcı eleştirilerin cömert bir şekilde yapıldığı bir toplumda yaşıyor olsak da! Eleştirilerin, kişisel olmayan geri bildirimler olduğu, kendimizi geliştirmemize yardım niteliği taşıdığı ve bunların gerçek amaçlarının ne olduğuna odaklanmaya çalışmanın farkındalığı, bu durumlara sağlıklı yanıtlar vermeye yardımcı olacaktır. Bunun dışında, eleştirilere karşı savunmacı olmak yerine, açık ve samimi bir iletişim kurarak yani; eleştiri ile ilgili düşüncelerimizi ve duygularımızı anlaşılabilir şekilde ifade etmeye gayret göstermek oldukça ehemmiyetlidir.” şeklinde konuştu.

Savunma psikolojisinin sürdürülmesi duygusal olgunlaşmayı engelleyebilir

Eleştirilere savunma psikolojisiyle tepki vermenin kişilerin stres seviyelerini artırabileceğine, kaygıyı ve depresif hisleri şiddetlendirebileceğine dikkat çeken Uzman Klinik Psikolog Uluğ Çağrı Beyaz sözlerini şöyle tamamladı:

“Bu tür tepkiler genel olarak duygusal refah düzeyini olumsuz yönde etkileyebilir. Bireyin eleştirilere karşı duygusal bir kalkan oluşturarak, gerçekten üzerinde çalışması gerektiği alanları görmesini ve gelişmesini engelleyebilir. Bu da uzun vadede bakıldığında kişinin kişisel ve mesleki gelişimini engelleyebilir, ilişkilerini olumsuz etkileyebilir ve genel yaşam kalitesini düşürebilir. Ayrıca, savunma psikolojisinin sürdürülmesi, kişinin duygusal zekasını geliştirmesini ve duygusal olarak olgunlaşmasını da engelleyebilir. Genele bakıldığında da bu tür tepkilerin devam etmesi, duygusal esnekliğinin zafiyete uğramasına ve başkalarıyla sağlıklı ilişkiler kurma yeteneğinin zayıflamasına etki edebilir.”




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —