Başkan Özer,
Eleştirilere Belgeyle Cevap Verdi
Esenyurt Belediye Meclisi’nin Ekim ayı birinci oturumu,
Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer başkanlığında yapıldı. AKP'li Meclis
üyesi Toğay Çoban'ın belediyenin çalışmalarına yönelik yaptığı eleştirilere
Başkan Özer belgelerle yanıt verdi. İstanbul’da bulunan 39 belediye arasında
Esenyurt Belediyesinin hizmette birinci olduğunu belirten Özer; “İddia ediyorum
bizim yaptığımız çalışmaları yapan bir belediye daha yok" ifadelerini
kullandı.
Esenyurt Belediyesi'nin 2024 yılı Ekim ayı Meclis
toplantısının birinci oturumu Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer
başkanlığında yapıldı. Belediye binasında bulunan Meclis salonunda gerçekleşen
toplantıya; Meclis üyeleri, Başkan yardımcıları, STK temsilcileri ile birim
müdürleri katıldı. Gündem dışı konuşmaların ardından kürsüye çıkan AKP Grup
Başkan Vekili Togay Çoban 6 aylık süreçte yol asfaltlama çalışmaları, sosyal
projeler, temizlik, deprem önlemleri ve eğitim gibi alanlarda yapılan
çalışmaları eleştirdi. İddialara belgelerle yanıt veren Başkan Özer "Bir
kent bilimci olarak yüreğim yanıyor. Maalesef toplanma alanları bile inşaat
yığınlarına feda edilmiş durumda”
ifadelerini kullandı. Eğitim alanında yaşanan sorunlara da değinen Özer
“Çocuklarımız maalesef 50-60 kişilik sınıflarda okuyorlar. Bunlar bizim
çocuklarımız, sizin çocuklarınız. Ben bunu bir eğitmen olarak söylüyorum 60
kişilik sınıfta okuyan çocuklardan bir şey beklemeyin. Yazıktır, günahtır.”
açıklamasında bulundu.
Toplantı sonrası 11 gündem maddesi karara bağlanırken
Bağlarçeşme Mahallesi’nin isminin Merkez Mahallesi olarak değiştirilmesi ise
gündem dışı bir konu olarak onaylandı.
“Belediyenin
Kasasından 1 Lira Harcanmadı”
Yaptığı konuşmada, 9 günlük süreçte yaklaşık 450 bin kişinin
katıldığı Kardeş Kültürler Festivali’nde belediyenin kasasından 1 lira para
harcanmadığını belirten Başkan Özer şunları söyledi: “Kardeş Kültürler
Festivali dokuz gün boyunca günde yaklaşık 50 bin kişinin konserlerde dâhil
katılım sağladığı bir program oldu. Yani 450 bin kişinin işin içinde olduğu bir
festival. Bu büyük bir olay. Peki, ne yaptık biz burada? Kardeş kültürleri bir
araya getirdik. Doğulusu, batılısı, kuzeylisi, güneylisi, 46 tane il derneği
katılım sağladı. 81 ilimizin orada kendi kültürlerini inşa ve ifşa etmeleri
için çalışma yaptık. Ben iyi bir şey yaptığınızı düşünüyorum. Bu program için
biz kimseyle bir ihale falan yapmış değiliz. Şimdi buradan ilan ediyorum bu
program için de belediyenin kasasından 1 lira ödemiş değiliz. Biz burada
belediye olarak programın güvenliğini, temizliğini ve kontrolünü sağladık. Yani
stantlar il derneklerine verildi. Ben kapanış konuşmamda başta Başkan olmak
üzere kırk altı tane başkanımıza da teşekkür ettim. Bu festivalle bugüne kadar
bu kardeşleşmenin, herkesin kendi dilinde türkülerini söylemesinin, herkesin
kendi horonlarını, halaylarını oynamasının, kimseye bir zararının olmadığını,
bunun bilakis bir zenginlik olduğunu bütün dünyaya, el âleme gösterdim. Bunu
İstanbul'a da Türkiye'de göstermek istedik. Çünkü Esenyurt bu anlamda
Türkiye'nin özellikli bir ilçesi. Siz bununla ilgili bir şey ima etmek
istiyorsanız, onu çıkartıp açık açık söyleyin. Biz böyle yanlış işlerin içinde
olmadık, bundan sonra da olmayız. İl derneklerinin festivalde kendi
gastronomilerini teşhir edebilmeleri için hazırlanan stantları ise hangi il
derneklerine verdin, niye verdin gibi böyle bir işin içine girmedik, onlara
güveniyoruz. İl derneklerimiz iyi ki varlar.
Festival boyunca emeği geçen herkese de teşekkür ediyorum.”
‘90 Bin Ton Asfalt
Nereye Döküldü’
‘90 bin ton asfalt nereye döküldü’ diye Togay Bey sordu. Bunların
tek tek nereye döküldüğüyle ilgili dokümanlarımız geldi. Mesela 48 adet caddeyi
37 bin 750 ton asfaltla buluşturmuşuz. Yine Esenyurt Belediyesi tarafından
21.900 ton yama yapıldı. İBB’nin de 9 adet caddede 27.141 bin ton bir katkısı
olmuş. Onların yaptığı yama da 6.822 ton. Caddeleri boydan boya yaptığınız gibi
birçok noktada, benim okuduğum bilgiye göre 8 bin noktada yana yapmışız. Bu bir
lütufla değil, bizim işimiz, bizim görevimiz. Aş evini açtık. Daha da açıyoruz.
2 tane mahallede de yemek dağıtım noktalarını açtık. Altı tane daha açmayı
planlıyoruz. Üç çeşit yemeği ücretsiz olarak ikram ediyoruz vatandaşlara. 2
tane İBB 2 tane de Esenyurt Belediyesi olmak üzere 4 adet kent lokantası açmayı
planlıyoruz.
“Bir Kent Bilimci
Olarak Yüreğim Yanıyor”
Deprem konusunda da çalışmalarımız devam ediyor. Hem
Kiptaş'ta çalışıyoruz hem de burada iki tane çalıştay yaptık. Japon uzmanlar da
geldi. Zaten herkes biliyor gelinen noktayı. Gerçekten toplanma alanları bile
inşaat yığınlarına feda edilmiş maalesef. Ve bunu görünce bir kent bilimci
olarak yüreğim yanıyor. Evet, iki değil, üç tane park yaptık ve bunları
sıfırdan yaptık. Bunları da artık arsalarla yaptık. Şimdi on bir tane daha park
yapıyoruz. Bunlar bizim gönlümüze göre parklar değil ama zaten gönlümüze göre
park yapacak yer de yok. 100 bin metrekarelik bir park yapıyoruz, o da Botaş
boru hattının üzerinde. Yüz bin metrekare daha yapacağız. Burayı halkımıza
yürüyüş yolları, rekreasyon alanları, dinleneceği yerler şeklinde çoluk
çocuğuyla gelip hava alabileceği yer haline getirmeyi planlıyoruz. Ve yakın bir
tarihte de bunların açılışlarını yapacağız.
“Halkın İtirazına
Saygı Göstereceğim”
Göreve geldiğimizde gerçekten çöp dağlarıyla karşı
karşıyaydık. Ben en çok da bunun üzerinde durdum. Gün oldu 3-4 defa buraları
ziyaret ettim, şantiyeye gittim. Çünkü bu iş asfalta, parka, bahçeye benzemez.
Şimdi yeni araçlar aldık. Ne olursa olsun bu şehrin temiz olması için ben
elimden gelen her çabayı sarf ediyorum. Çöp toplama alanını ben özellikle
Atatürk Mahallesi'nde yapın diye özellikle bir talimat vermedim. Arkadaşlarım
uygun yer olarak da Atatürk Mahallesi'ni gösterdiler. Hatta Atatürk
Mahallesi'ni de çalışma için Kent Konseyi halkı bilgilendirme toplantıları da
yaptı. Ama nihayetinde gittiğimde binlerce vatandaşımız toplamıştı. Mahalleli
biz burayı istemiyoruz dediler. Bir karar vermem gerekiyordu. Bütün bu isyana
rağmen, itiraza rağmen, evet biz buraya yapacağız, halkı hiçe sayacağız
diyecektim ya da halkın bu itirazına saygı göstereceğiz. Ben de arkadaşlarıma o
zaman bu şantiyeyi burada yapmayacağız dedim, başka bir yer bulduk. Halkın
itirazını dinlemediğiniz zaman meşruiyetiniz zayıflar. Bu genel iktidarın
içinde böyledir yerel iktidarın içinde böyledir. Onun için halkı dinlemek
gerekir diye düşünüyorum.
“Çocuklarımız 60
Kişilik Sınıflarda Okuyor”
Lise Kampüsü konusuna gelince; Esenyurt'un yaşadığı en büyük
iki eksiklikten biri eğitimdir. Ama biz eğitime, milli eğitimin işidir diyerek
arkamızı dönmedik. 16 tane büyük okulu, gece gündüz demeden gittik, baştan sona
kadar yeniledik. Hatta bir gün telefonum çaldı Eski Milli Eğitim Bakanı
arıyordu. Hocam, çok teşekkür ediyorum. Benim adımın verildiği okulu onarıp
yenilediniz. Hüseyin Çelik… İsterseniz kendiniz de arar görüşürsünüz. Binlerce, on binlerce öğrencimize çanta
dağıttık. Kırtasiye malzemesi dağıttık. Ya bunlar Milli Eğitim Bakanlığının
işidir demedik. Biz bundan sonraki
süreçte de kardeşlerimize yardımlarımızı devam ettireceğiz. Yine eğitimle
ilgili kurslar veriyoruz. Sadece bu yıl 865 öğrencimiz tıp fakültesi, hukuk
fakültesi gibi bölümleri kazandı. Bugüne kadar 4 bine yakın iş arayan vatandaşı
iş sahibi yaptık. Sosyal belediyeciliğin gereğini yapıyoruz. Marifet iltifata
tabiidir. 39 belediye içinde bizim hizmette birinci olduğumuzu her belediye
başkanı, her meclis üyesi söylüyor. Evet, iddia ediyoruz. Bu yaptığımız
hizmetleri hiçbir belediye yapmamıştır. Yapan varsa daha iyisini söylesin.
Ancak bütün bunlara rağmen hâlâ okullaşma anlamında Esenyurt'un büyük bir
eğitim ihtiyacı var. Çocuklarımız 50-60 kişilik sınıflarda okuyorlar. Bunlar
bizim çocuklarımız, sizin çocuklarınız. Ben bunu bir eğitmen olarak söyleyeyim.
60 kişilik sınıfta okuyan çocuklardan bir şey beklemeyin. Yazıktır, günahtır.
Dolayısıyla bizim çocuklarımız bizim geleceğimizdir. Onlara gereken önemini
gösteriyoruz. Bundan sonra da göstereceğiz.