DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü İdris Şahin, velilerin yeni eğitim-öğretim yılına geçim sıkıntısıyla girdiğini belirterek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a eleştirilerde bulundu. Erdoğan’ı geçim hesabı yapmaya davet eden Şahin, “Beştepe’den değil, özel okullarda yetişen kendi çocukları veya kendi torunları üzerinden değil; Keçiören’ de, Pursaklar’ da, Altındağ’ da herhangi bir mahallemizin okulunda, milletin evlatları üzerinden bu hesabı yapmasını istiyoruz.” dedi.
TBMM’de düzenlediği basın toplantısına, Sivas Kongresinin 105. yıl dönümünü kutlayarak başlayan Şahin, “Cumhuriyetimizin temellerinin atıldığı ve 4 Eylül 1919 günü gerçekleştirilen Sivas Kongresinin 105. yılını kutluyor, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve silah arkadaşları olmak üzere vatan savunmasında canlarını feda eden Kahraman Şehitlerimizi rahmet, Gazilerimizi, minnet ve şükranla yad ediyorum.” ifadesini kullandı.
Konuşmasını, 2024-2025 eğitim öğretim yılı dolayısıyla yaşanan sorunları ele alarak sürdüren Şahin, atanamayan öğretmenlere ve okul masraflarını karşılayamayan ailelere dikkat çekerek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yüklendi.
“Öğretmenlerin yeri market kasaları değil, sınıftır”
Şahin, atanamayan öğretmenlerin durumuna ilişkin, “Bir de atanamayan daha doğrusu iktidarınız tarafından atanmayan öğretmenlerimiz var. Size buradan meclis kürsüsünden daha önce seslenmiştik ama onlar için bir kez daha dile getiriyoruz. Öğretmen’in yeri sınıfıdır, öğrencilerinin yanıdır. Asgari ücretle çalışmaya mahkûm edildiği market kasaları değil! Sorunları sadece bu da değil. Kamuda işe alımlarda her alanda olduğu gibi öğretmen alımlarında da haklı olarak mülakatın kaldırılmasını istiyorlar.” dedi.
‘Okullar açıldı, anne ve babalar bunalıma sürüklendi’
Yüksek enflasyon altında geçim sıkıntısı çeken velilerin, okulların açılmasıyla iyice belinin büküldüğünü ifade eden Şahin, “Özellikle öğrenci sayısı fazla olan aileler bu fiyatlar karşısında çıkar yol bulamamakta ve anne babalar bunalıma girmektedir. Yüksek enflasyona her alanda teslim olan velilerimiz defterden kaleme, çantadan ayakkabıya kadar birçok üründe yaşanan fiyat artışlarından dolayı, haklı olarak rahatsız durumdalar. Milletimizin geçim sıkıntısı hepimizce malum. Yüksek enflasyon içinde bocalayan, geçim sıkıntısı çeken velilerimizin çocuk okutmakta da beli bükülmüş vaziyette.” diye konuştu.
‘İşportacılardan alınan ürünlere bile güç yetmiyor’
Okul giderlerinde yüzde 100’e varan artış yaşandığına dikkat çeken Şahin, “Geçtiğimiz yıl pantolon, gömlek ve süveterden oluşan klasik üçlü bir öğrenci takımı için ortalama 1.200-1500 lira harcama yapan veliler; bu yıl aynı ürünler için ortalama 2000-2.500 lira harcıyorlar. Yine aynı şekilde geçtiğimiz yıl semt pazarlarından, işportacılardan sahte markalı normal bir spor ayakkabı 400-600 lira arasında alınırken bu yıl 1000 liraya alınamamakta, geçen yıl 1.000 lira olan eşofman takımının fiyatı 2.000 lirayı geçmektedir. Bir öğrencinin okul kıyafeti için en az 6-7 bin lira bütçe ayırmak gerekiyor. Bu fiyatlar bile bazılarınıza düşük gelebilir. Bu fiyatlar semt pazarlarından, işportacılardan alınan ürünlerin fiyatı.” dedi.
‘Kırtasiyeciler, zincir marketlerin kendi alanlarında ticaret yapmasından dolayı mağdur’
Şahin, konuşmasında kırtasiye esnafının da sorunlarına değinerek, “Kırtasiye giderlerine göz attığımızda defteri, kalemi, boyası, incik boncuğu derken çık işin içinde çıkabilirsen. Orada da artış yüzde 100’lere dayanmış vaziyette… Veliler bu durumun 1. derece mağduruyken, kırtasiyeciler de zincir marketlerin kendi alanlarında ürün satmalarından kaynaklı ticari olarak ayrı bir şikayetçi kesimi oluşturmaktadır. İktidarınızın iş tutuşu kırtasiyecilerin yanında bakkal, kasap, manav gibi birçok iş kolunda küçük esnafın haksız rekabetle belini büken zincir marketleri gün gün büyüterek küçük esnafa nefes aldırmamaktadır.” ifadelerini kullandı.
“Okul masrafları bir önceki yıla göre yüzde 100 arttı”
“Bir önceki yıla göre öğrenci giydirmenin maliyetinin yüzde 100 arttığını biz değil, tezgahlar söylemektedir. Kırtasiye giderlerine göz attığımızda ise defteri, kalemi, boyası, incik boncuğu derken çık işin içinde çıkabilirsen. Orada da artış yüzde 100’lere dayanmış vaziyette… Vatandaşlarımız mağazalardan, vitrinlerden en son ne zaman alışveriş yaptığını unuttular. Önlerinden bile geçemez haldeler. Markalı ürünler geçmişte güzel günlerde kaldı. DEVA Partisi’nin iş bitirme belgeli Genel Başkanı Ali Babacan’ın mimarı olduğu, ekonominin başında olduğu güzel günlerde kaldı…”
‘Beştepe’de lüks ve şatafat sürerken, ailelere çocuk okutmak bile lüks oldu!’
“Günümüz Türkiye’sinde maalesef çocuk okutmak lüks olmuştur. Eğitim kalitesinin yerlerde olduğu ülkemizde velilerin öğrencilerine okul harçlığı vermesi şöyle dursun, öğrencilerimizin en temel okul malzemelerine bile muhtaç bırakılması iktidarın ayıbıdır. Bu ayıp da Beştepe’de saltanatına devam eden lüks ve şatafat düşkünü, çarşıdan, pazardan, vatandaşının halinden bihaber iktidara yeter de artar.”
“6 kişilik yurt odaları bile 4 bin liradan başlıyor, aileler çocuklarını okumaya nasıl göndersin?”
Üniversite öğrencilerinin yaşadığı sorunlara da değinen Şahin, şunları kaydetti:
“2024 yılında yaklaşık 800 bin öğrencimiz üniversite hayatına yeni katılıyor. Böylece Toplam üniversite öğrenci sayısı yaklaşık 7 milyon 800 bini buluyor. Üniversitelerimizde okuyan öğrencilerimizin yaklaşık yüzde 70-75’i büyükşehirlerimizde bulunmaktadır. Bu konuda gerek merkezi yönetim altında gençlik ve spor bakanlığına bağlı öğrenci yurtları, gerek yerel yönetimlere bağlı belediyelerin yurtları yetersiz kaldığı malumunuz. Mecbur kalıp özel yurtlara müracaat eden vatandaşlarımızın karşılaştıkları fiyatlar ise öğrenci okutmanın, evlat yetiştirmenin iş bilmez iktidarınız marifetiyle ne kadar zor olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Türkiye geneli 2024-2025 Eğitim-Öğretim yılı için özel yurt fiyatları 4-6 kişilik odalarda bile en düşük aylık 4 bin liradan başlamaktadır. Bu rakamların telaffuzu dile kolay olsa da ailelerin bütçesini içinden çıkılamaz hale getirmektedir.”
‘Üniversite bırakan öğrenci sayısında 4 kat artış var!’
“Bu yoksulluk, öğrencilerin okulu bırakmalarına da neden olmaktadır. 2018-2022 yılları arasında üniversiteyi bırakan öğrenci sayısı 1 milyon 957 bin dir.
2015 yılında 98 bin kişi üniversiteyi bırakırken bu sayı 2022 de 390 bini aştı. Neredeyse 4 kat artış var. Zor şartlarda üniversite kazanarak gelecek hayalleri kuran gençlerimizin hayallerinin çalınması iş bilmez iktidarınızın yanlış ekonomi ve eğitim politikalarından kaynaklanmaktadır.”