Merkezi Japonya'da bulunan, dünyanın en büyük 10 ilaç şirketinden biri olan Takeda, 242 yıldır yaşamı değiştiren tedaviler sunuyor.
Chobei Takeda’nın Japonya’nın Osaka kentinde 1781 yılında doğal bitkisel ilaçlar satarak başlayan hikayesi Takeda’yı bugün dünyanın en büyük ilaç şirketlerinden biri haline getirdi. Kendini, insanlara ve dünyaya daha sağlıklı, daha parlak bir gelecek sunmaya adayan Takeda; 80’den fazla ülkede 50 bini aşan çalışanıyla hastaların hayatlarında anlamlı farklar yaratmak için faaliyetlerini sürdürüyor.
Nadir Genetik Hastalıklar, Onkoloji, İmmünoloji, Hematoloji ve Gastroentereloji tedavi alanlarında yaşamı değiştiren tedaviler keşfetmeyi ve sunmayı hedefleyen Takeda, hastaların nadir ihtiyaçlarına odaklanıyor. Takeda; bilimin önderliğinde yenilikçi tedaviler geliştirmek ve hasta deneyimini iyileştirmek için 200’den fazla iş ortağı ile gerçekleştirdiği araştırmalar, veri ve teknoloji alanında yaptığı yatırımlar ile sağlık değer zincirinin gelişimine de katkı sağlıyor.
2009 yılından beri Türkiye’de faaliyet gösterdiklerini belirten Takeda Türkiye Genel Müdürü Ömür Mangaloğlu, “Takeda’nın bir aile girişimi olarak başlayan serüveninin dünya çapında değer yaratan küresel bir kuruma dönüşmesinin en önemli sebeplerinden biri değerlerine sıkı sıkıya bağlı olması. Çeyrek asırdır bize rehberlik eden “Bütünlük, Dürüstlük, Adalet ve Azim” değerlerimiz ve karar alma önceliklerimiz - sırasıyla Hasta-Güven-İtibar-İş - ile hastaların hikâyelerindeki karşılanmamış ihtiyaçlara odaklanırken, aynı zamanda kendi hikâyelerimizi de geliştiriyoruz. Hastalara, çalışanlarımıza ve dünyaya olan bağlılığımızla, hastaların yaşam kalitelerini artırmak için köklü geçmişimizin sağladığı deneyimi inovasyon ile birleştirerek yenilikçi tedaviler geliştiriyoruz. Çalışanlarımız için olağanüstü bir deneyim yaratırken yer aldığımız toplumlara da değer katacak sosyal sorumluluk çalışmaları gerçekleştiriyoruz. 200’ü aşkın çalışma arkadaşımızdan oluşan çevik ve dinamik ekibimizle globalde geliştirilen tedavileri Türkiye’de hastalarımızla buluşturmaya devam edeceğiz. Böylesine güçlü bir temele, zengin bir geçmişe ve değerlere dayalı bir organizasyonun parçası olmaktan gurur duyuyorum.” dedi.