Tayyip Erdoğan, 22 Nisan 2008 günü yaptığı konuşmada, muhalefetin, her konuda ret cephesi hâline geldiğini, bunun, "Bana yar olmayanı, kimseye yar etmem anlayışı" olduğunu belirterek, "Bu, iktidarın su içme ihtimali olan her kuyuya zehir atma gayretidir." demişti...
Aradan 16 yıl geçti, CHP yerel seçimlerde birinci parti oldu ve 420 belediyede yönetimi devraldı. AKP’yi iktidar yapan sürecin en önemli ayaklarından biri de belediye hizmetleriydi; CHP de şimdi belediye hizmetleri sayesinde birinci parti olma durumunu koruyor...
***
AKP iktidarı, CHP’nin yükselişini durdurmak için CHP’li belediyelerin hizmetlerini durdurmaya karar verdi. “Bana yar olmayan belediyeyi hizmet edemez duruma getiririm” düşüncesiyle harekete geçtiler.
AKP, ilk olarak Köy Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ni Meclis Başkanlığı’na sundu. Teklife göre yerel yönetimlerin imar yetkileri Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na devrediliyor. Ayrıca, yatırımları hızlandırma bahanesiyle rüzgâr ve güneş enerji santralleri de yapı denetiminden çıkarılmak isteniyor.
Kanun teklifine dair Halk TV'ye konuşan CHP Ordu Milletvekili Seyit Torun, “Bütün imar yetkileri Saray'a devrediliyor ve Erdoğan'ın haberi olmadan bir parselin dahi farklı olması mümkün değil. Bu yerel yönetimlerin imar yetkisinin gaspıdır. Kıyılar zaten tarumar edildi, Ormanlık alanlar, meralar tamamen madenlere terk edildi. Rant oluşturuldu. Ülke her anlamda talan ediliyor. Şimdi de belediyelerin, imar yapma hakkı ellerinden alınıyor.” dedi.
Nokta operasyonlar da yapılmaya başlandı. Efes Selçuk Belediyesi’ne ait, Meryem Ana Evi otopark gelirleri, belediyeden alınıp Tarım ve Orman Bakanlığı’na devredildi! Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, “Hadi gelin çıkarın bizi buradan. Bizim olan bizde kalacak. Kalmıyorsa da kimseye yar etmeyecek Efes Selçuk halkı” dedi.
Derken Millî Eğitim Bakanlığı belediyelerin açtığı kreşlerde eğitim-öğretim yapılamayacağına kreşlerde bu yöndeki faaliyetlerin engellenmesine, yeni kreş açılmasına izin verilmemesine dair bir yazı yazdı. İletişim Başkanlığı ise “kreşler kapatılacak” haberlerinin doğru olmadığını açıkladı. İyi de faaliyetlerin önlenmesine ve yenilerine izin verilmemesine dair resmî yazı var.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, konuyla ilgili olarak "Bu akıl tutulmasıdır, ne yapacağını şaşırmaktır. Allah bunlara akıl versin" dedi. İmamoğlu, "Senin yazın vız gelir tırıs gider. Hadi gel de kapat. Cesaretin varsa bekliyorum" diye konuştu.
Cumhuriyet Halk Partisi Parti Meclisi Üyesi Ali Haydar Fırat da “Utanmasalar kreşleri doğrudan tarikatlara devredin diyecekler… Ne kreşleri kapatırız ne de çocuklarımızı size emanet ederiz…” diye açıklama yaptı.
Eğitim-İş Genel Özlük-Hukuk ve TİS Sekreteri Yeliz Toy ise, “Millî Eğitim Bakanlığı kamusal görevinden kaçıyor, belediyelere kreş açmayı yasaklıyor ama Diyanet'e serbest. Vakıf görünümlü tarikat-cemaatlerin açtığı ‘Sıbyan Mektepleri’ne de...'' dedi.
***
Bitmedi... İstanbul Valiliği, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla Taksim’de eylem çağrıları yapıldı diye Taksim’e kitlelerin akın etmesini önlemek için metroyu kısmen kapattı. Yenikapı-Hacıosman Metro Hattı’nın Haliç, Şişhane, Taksim, Osmanbey ve Şişli/Mecidiyeköy istasyonları ile F1 Taksim-Kabataş Füniküler Hattı bir süreliğine kapatıldı. Kabataş-Bağcılar Tramvay Hattı’nda ise Kabataş-Eminönü arası kapatıldı!
Bebekleri katleden sağlık sistemini kuran da aynı iktidar...
***
“Böyle bir ortamda en iyisi futbolla meşgul olmak” diyen gençler olabilir ama o konuda da Mustafa Denizli’nin ciddi bir uyarısı var:
Her kulüpte 14 yabancıya izin verilmesi nedeniyle Türkiye'deki gençlerin futbola ilgisinin kaybolmaya başladığını belirten Denizli, "Millî takımda oynayan futbolcuların bir kısmı kendi takımında oynamıyor. Genç futbolcular ‘önüm kapalı’ diyor. Böyle bir transfer politikası olan ülkede gençlerin umudu azalmaya başlar. Türk futbolunun büyük başarılar kazandığı dönemdeki yabancı sayısının 3 olduğunu unutmayın" ifadelerini kullandı.
Belediyelerin imar yetkisini gasp etmeye, kreşleri bile kapatmaya çalışan, eylemleri önlemek için metroyu kapatan, bir belediyenin otopark gelirine bile göz diken iktidar, yetenekli gençlerin, futbolla hayatını kurtarma ümidini bile yok etti...
Arslan BULUT(Yeniçağ)