7 Ağustos 2003’te, ABD Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) kapsamında Türkiye dâhil, 23 ülkenin sınırlarının değişeceğini açıkladı. 2006 yılında BOP haritasını yayımladı. Türkiye ABD’yle iş birliği yaptığını belirtti.
BOP gereği ABD, 2003 yılında Irak’ı yalan gerekçelerle işgal etti. Türkiye, destek düzeyinde ABD yanında yer aldı.
BOP gereği, dünyanın en hukuksuz davalarından Kumpas davaları başlatıldı. Bölgenin ve NATO’nun en önemli güçlerinden biri olan Türk Ordusu tasfiye edildi. Liyakatli, seçkin, Askerlik Andı’na, vatana, millete ve Atatürk’e bağlı olan askerler ya tutuklandı ya da emekli edildi. Yerlerine FETÖ’cüler getirildi. Devleti yönetenler, FETÖ’cü askerleri tercih etti. Ve tercih edilen, korunan, kollanan FETÖ’cü askerler darbe girişiminde bulundu. Türk Ordusu budandı. Dünyada asker hastanesi olmayan tek ordu ünvanını kazandı.
BOP gereği, 2011’de ABD ve İsrail politikasına sürekli karşı çıkan Suriye ve Libya’yı ABD parçaladı. Türkiye, bu süreçte ABD ile iş birliği yaptı. Böylece, hem İsrail’in önü açıldı hem de Türkiye tarihin en büyük BEKA sorunlarıyla yüz yüze kaldı.
BOP gereği, 2011’den itibaren Türkiye’ye sığınmacı akını başladı. Türkiye, engelleyeceğine sığınmacıları gelmeleri için teşvik politikaları izledi. Avrupa Birliği ile tarihin en büyük stratejik hatalarından biri olan “Geri Kabul Anlaşması”nı imzaladı. Bazı yerlerde (Kilis, Reyhanlı gibi) demografik yapı değişti. Buna rağmen, daha fazla sığınmacının gelişini sağlayacak açıklamalar yapıldı, Irak’la anlaşma imzalandı. Dünyanın en fazla sığınmacısını barındıran Türkiye, tarihin en büyük BEKA sorununu bilerek üstlendi.
BOP ve Büyük Kürdistan Projesi gereği, Suriye’de PKK terör devletçiği kuruldu. Türkiye, 17 Ekim 2019’dan bugüne, beş yıldan beri Suriye’deki PKK terör devletçiğine geniş kapsamlı operasyon yapmadı.
BOP ve Büyük İsrail Projesi gereği, İsrail ABD’nin desteğiyle bölge haritasını değiştirme sürecini başlattı. Kürt Devleti adımları hızlandırıldı. Türkiye’de en fazla sığınmacının, sözde Kürt devleti sınırlarının bulunduğu bölgede yer aldığı ortaya çıktı. Türkiye, İsrail’in önünü Suriye’de kesmek için, sığınmacıları göndermemekte ve Suriye’yle işbirliği yapmamakta kararlılığını sürdürüyor. Kapıyı diğer sığınmacılara da açıyor.
BOP gereği, sıra İran’a ve Kürt devletinin kurulmasına geldi.
Bu süreçte Türkiye’de, adam kayırmacılık ve yozlaşma yaygınlaştı, liyakat sistemi çöktü. Türkiye’den Batı’ya beyin göçü rekor düzeye ulaştı.
Ve gelinen aşamada Türkiye, Avrupa ülkelerine iltica başvurusunda Suriye ve Afganistan’dan sonra üçüncü sıraya yükseldi.
İşte haritaların değiştiği böyle bir atmosferde, Türkiye için en önemli konular;
-Cumhurbaşkanlığı seçimi,
-Yeni Anayasa çalışması,
-Yeni Çözüm Süreci’nin başlaması, terörist başına TBMM’de konuşma için çağrıda bulunulması.
-Mustafa Kemal’in askerleriyiz diyen ve Askerlik Andı’na bağlı olan teğmenlerin linç edilmesi.
Ve, siz hâlâ “Devlet Aklı” diyorsunuz!.. Yunan askerinin Datça’ya gelebildiği ve gereğinin yapılmadığı bir ülkede, siz “Devlet Aklı” mı dediniz?..
Ve, siz hâlâ “Devlet Aklı” diyorsunuz!.. Ekonomi kurallarının dışına çıkarak, ülkeyi ekonomik krizle yaşamak zorunda bırakmaya “Devlet Aklı” mı dediniz?..
Kaleme aldığım bu tarihî kesit, “Devlet Aklı” senaryosu için katkı olur mu bilinmez?..
Ama siz hâlâ “Devlet Aklı” deyin…
Dr.Naim BABÜROĞLU(Yeniçağ)